Heder Ettik Vesselam

March 13, 2018

Ziyan etmeyiz biz….

Heder Ettik Vesselam

Toplum olarak tüm öğretilerimiz bu yöndedir. Mutfaklarımızda yemeklerimiz ziyan olmasın diye ayrı bir ihtimam gösteririz. Dünden kalan yemek yetsin diye yanına pilav, makarna veya çorba yaparız ki az kalan yemek tüm aileyi doyursun da ziyan olmasın. Kalan yemekleri saklamak için küçük, ağzı kapaklı kaplar alırız ki nefasetini kaybetmesin. Eşleri ölen kadınlar tencerelerini küçükleriyle değiştirir, eli aza gitmez çünkü, alışmış bir kere çok kişiye pişirmeye; tencereleri değiştirir de ziyan olmaz yemekler. Bozulmaya yüz tutan peynirleri hemen peynirli bir börekle kaldırırız ortadan. Bal, reçel kavanozlarını, ketçap şişelerini dibi gelince bir kaba ters çeviririz de hepsi aksın kaşıklayalım, boşa gitmesin deriz. Salça kavanozuna sıcak su koyup bi çalkalarız dibinde kalanla bir tencere yemek daha çıkarırız. Bayat ekmeklerden yapılan yemeğimiz bile vardır bizim. Ha olmadı köfte harcına koyarız. Tabaktaki yemeğimizi ekmekle sıyırırız, susamları elimizle toplarız.

İyice küçülen sabunu yeni sabuna yapıştırız illa ki. Deterjanların, şampuanların vb ambalajların dibini suyla buluşturup kullanmadan atmayız. Tüp kremlerin içinde daha çok olduğunu bildiğimizden makasla keseriz de kullanırız. Odadan çıkarken ışığımızı mutlaka kapatırız. Bizim neslin öyle ışıkta uyuma gibi alışkanlığı da pek yoktur. Çünkü o mevzunun lüzumsuz olduğu hususunda eğitilmişizdir. Eskiyen tüm atletlerimiz ve kullanılamayacak durumda olan tüm havlularımız temizlik bezi olur bizim. Küçüklük giysilerimiz kim bilir kaç çocuk büyütmüştür. Dedim ya biz ziyan etmeyiz….

Etmezdik!!!!

Bu kadar ince detaylara dikkat eden toplumun bireyleri bugün birbirini ziyan ediyor. Hiç düşünmeden, hiç vicdanı sızlamadan harcıyor, ziyan ediyor. Empati yetisinden bu kadar yoksun olmayı iyice düstur edinen toplum bireyleri birbirini ziyan ediyor, hiç ihtiyacı yokmuş gibi. Sebep de benim gibi değil…. O bizden değil…

Bu kadar ucuz ve vasat bir sebepten ilişkileri, insanları, çocuklarımızı hiç düşünmeden ziyan ediyoruz bir kalemde. En çok kullanılan özne “biz” ve “onlar”…

“Onlar” hep ne düğü belirsiz bir topluluk. Onlar öldürülse de, kazada ölse de, terör olayına maruz kalsa da, tecavüze de uğrasa hep ama hep suçlu. Bir türlü suçtan, sorumluluktan kurtulamıyor şu “onlar” . Onların taptığı, inandığı, yaptığı savunduğu doğru olmadığı için her şey müstahak onlara. Bir de üstüne parası varsa onların; tamam bitti, ölse rahmet okunmaz öyle yani… Döl israfı onlar: olmasa da olur, hatta daha iyi olur….

Evet, hep ziyan ediyoruz onları. Herkes kurulmuş koltuğuna “onlar” suçlu, sorumlu…

Bir de bu onların başına gelene üzülmek almaz. Bizim milletimizin artık öldürülen asker öğrenciye, kim vurduya giden sade vatandaşa, ölü bulunan cinsel tercihi farklı bir vatandaşa, savaşta(!!) şehit edilen gencecik insanlara, kumpaslarla işlerinden olan insanlara, hapiste olan insanlara, intihar eden askere, atanamayan öğretmene, tecavüz edilen insanlara, hayvanlara, vb bir çok yitik hayatlara aynı anda üzülmek gibi bir şansı yok artık. Ziyan edildi bu bakış, bu kalp, bu ortak akıl….

Hani ziyan etmiyorduk ya çok acıdır ki birbirimizi ziyan ettik, ötekileştirerek….

Heder ettik insanlığımızı…

Taraf tutmayan bertaraf olur safsatasına sırtımızı ve ruhumuzu dayayarak ziyan ettik birbirimizi. En sonunda bir Allah rahmet eylesin cümlesini çok gördük ölenlerimize….

Yazık, çok yazık!!!

Anladığın kadar özgürsün!!!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Follow by Email
Pinterest
Pinterest
fb-share-icon
Instagram