MUTLULUK

December 27, 2010

İşte belki de insanlık tarihinin en karmaşık konusu budur: Mutluluk… Çok görecelidir aslında kişinin dünyayı algılamasıyla değişkenlik gösterir. Kimine göre bi ıssırık çukulatadır, kimi ne göre bi yudum şarap, kimine göre bi nefes sigara ve kahve, kimine göre sıcacık bi yatakta sevdiğin insanla bi saatlik uyku… Bu liste uzar gider de herkesin mutluluğuna yine de dem vuramayabilirsin… Neden mi? Bence mutluluk ruhu okşar aslında, yüzünü güldürür, gülümsetir ama değişkendir. Bu gün seni mutlu eden yarın çok üzebilir. Bu da mutluluğa zaman kavramını ekler. Evet mutluluk zaman ve mekan içerir… Ankara’da Eskişehir yolunda hız yapınca mutlu olursun da İstanbul’da Nevizade’de iki tek atınca, İzmir’de kordonda dondurma yiyince, Eskişehir’de Porsuk’a karşı nargile keyfi yapınca, Erzurum’da en iyi cağ kebabını yiyince, Fethiye’de denize girince… Bu böyle uzar gider… Aslında ruhtur mutlu ya da mutsuz olan. Mutlu olacağı şeyi de yeri de o seçer. Ve çok seçicidir aslında. En seçici olduğu konu da insanlardır. Yanında mutlu olduğu insanlar. İşte burası zurnannın zırt dediği yer. Diğer mutluluklar anılarda ve fotoğraflarda kalabilir de insanın yanında mutlu hissettiği insanlar hep yüreklerinde oturur. Ne zaman nerde olursa olsun gözleri onları arar, kulakları onların seslerini işitmek ister. Burda da mutluluğun sevgi ile doğru orantısı çıkar ortaya.  Sevdiğin şey mutlu eder seni. İçki içmeyi sevmiyorsan bi shot tekila mutlu etmez seni; kahve tutkunu değilsen film izlerken kahve içmek istemezsin aklına gelmez, film izlemeyi sevmiyorsan onu gecenin herhangi bi saati izleyebilmek seni mutlu kılmaz. Eğer mutlu olmak istiyorsan sevmelisin onu. Onu yaptığın yeri mekanı seveceksin ve onunla bütünleştireceksin… Issız bi adayı oraya düşünce seveceksin şartlar öyle gerektirecek ve mutlu olacaksın bundan…

Bu arada mutluluk hayatın birincil hedefidir. Yalan mı? Hepimiz en çok mutlu olmayı istemiyor muyuz? Ben istemiyorum diyen var mı? Ben istiyorum, hayatta en çok mutlu olmak istiyorum. Peki bunun için insanoğlu nereye kadar neler yapar? Sınırları var mıdır?  Mutluluk için?

Shakespeare der ki mutluluk senin gözlerin, senin sesin ,senin beni arayışın uzaklarda…. Acaba, sormak lazım Shakespeare’e onu aramasaydı o gözler yine de mutlu olur muydu? İşte burda da mutluluk kavramının içine bencillik girer…Aslında basit zannettiğimiz mutluluk ne kadar kompleks bir kavrammış: Zaman, mekan ve insan seçen bencil sevgi….Pöh…. İşte mutlluluğun tanımı…. Beğendiniz mi?

 

ANLADIĞIN KADAR ÖZGÜRSÜN…

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Follow by Email
Pinterest
Pinterest
fb-share-icon
Instagram